© Ajans Objektif

Şiir ve Edebiyat Günleri’nin Son Programında “Filistin Direnişinde Edebiyatın Yeri” Ele Alındı

5. Uluslararası Şiir ve Edebiyat Günleri’nin son söyleşi programında, edebiyatın direniş üzerindeki etkisi ve Filistin halkının yaşadığı trajedi kapsamlı bir şekilde ele alındı. “Filistin Direnişinde Edebiyatın Yeri” başlığı altında düzenlenen söyleşide, edebiyatın bir direniş aracı olarak nasıl kullanıldığı ve kültürel mücadelenin önemi tartışıldı.

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 5’incisi düzenlenen ve başladığı günden bu yana onlarca etkinlikle edebiyatseverleri buluşturan Uluslararası Şiir ve Edebiyat Günleri, anlamlı bir söyleşi programıyla sona erdi.

Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlikte, edebiyatın direniş üzerindeki etkisi ve Filistin halkının yaşadığı trajedi kapsamlı bir şekilde ele alındı. Programda yazar Peren Birsaygılı Mut, Filistinli şair ve yazar Prof. Dr. İbrahim Nasrallah ve Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cengiz Tomar edebiyatseverlerle buluştu. “Filistin Direnişinde Edebiyatın Yeri” başlığı altında düzenlenen söyleşide, edebiyatın bir direniş aracı olarak nasıl kullanıldığı ve kültürel mücadelenin önemi tartışıldı.

“Filistin’deki Zulüm Yüzyıllık Bir Mesele”

Programda konuşan yazar Peren Birsaygılı Mut, Filistin’de yaşanan zulmün yeni bir mesele olmadığını vurguladı. İşgalin yalnızca fiziksel bir boyutla sınırlı kalmadığını ifade eden Mut, “Filistin’deki işgal bundan tam 110 yıl önce başladı. İsrail, propaganda araçlarını etkin kullanarak işgalini meşrulaştırmaya çalıştı. Sanatı ve edebiyatı, işledikleri vahşeti gizlemek için birer örtü olarak kullandılar. Bu nedenle, Filistin halkının gerçek hikâyelerini dünyaya duyurmak için edebiyatın gücünü kullanmamız şart” ifadelerini kullandı. Mut, sanatın ve edebiyatın insanlığın bu meseleye olan körlüğünü aşmakta kritik bir rol üstlendiğini vurguladı.

“Filistin Mücadelesi, İnsanlığın Mücadelesidir”

Söyleşinin dikkat çeken bir diğer ismi, Filistinli şair ve yazar Prof. Dr. İbrahim Nasrallah ise Filistin davasının sadece bir halkın değil, tüm insanlığın ortak meselesi olduğuna dikkat çekti. Nasrallah, “Eğer bu hikâyeleri yazmazsak, duyurmazsak, işgalcilere karşı söylemlerimizi güçlendiremeyiz. Unutulmamalıdır ki, mücadelemizi edebi ve sanatsal yollarla aktaramazsak işgalciler geçmişimizi ve geleceğimizi sahiplenmekte daha cesur olacaklardır” diye konuştu. Nasrallah ayrıca, Filistin mücadelesinin yalnızca bir toprak mücadelesi olmadığını, kültürel ve insani değerlerin korunması adına verilen bir savaş olduğunu da belirtti.

Tarih, Kültür ve Direnişin Kesişim Noktası

Programda söz alan Prof. Dr. Cengiz Tomar ise Filistin mücadelesinin tarihsel kökenleri hakkında bilgi vererek, işgal sürecinin sadece siyasal değil, kültürel ve sanatsal alanlarda da sürdüğünü dile getirdi. Tomar, Filistin edebiyatının işgale karşı bir direnç noktası oluşturduğunu ve bu edebi mirasın yeni nesillere aktarılmasının önemli olduğunu vurguladı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER